Gazetelere, internet sitelerine ve televizyonlara reklam bütçesi ayrılırken ve resmi ilan hakkı verililrken bu desteklemeye radyoların dahil edilmemesi mağdur ediyor.
Herhangi bir desteğin verilmemesinden dolayı birçok radyo kapanmak durumunda kalıyor.
Ayrıca; 7 Ekim Aksa Tufanı başladığından beri 9 kardeş radyo ile birlikte her gün 2 saat boyunca Gazze Aksa Tufanı'nı dile getiren Radyo Urfa, önemli bir misyon yüklendiklerini belirterek Gazze için ellerinden geleni yapacaklarını ifade ettiler.
Şanlıurfa'da 91.5 frekansıyla yayın yapan Radyo Urfa'da Genel Müdür Osman Gülebak ve Genel Yayın Yönetmeni Abdullah Zengin, İLKHA'ya açıklamalarda bulundu.
"Radyocular ciddi sıkıntı içerisindedir"
Osman Gülebak
Radyocuların ciddi sorunlarla karşı karşıya olduğunu söyleyen Osman Gülebak, "Maalesef bugünü kutlayan bir siyasi bile göremedik. Belki böyle sosyal medyada bazı paylaşımlar yapanlar oldu Allah ondan razı olsun ama genel anlamda maalesef şu anda radyo, basından dahi maalesef görünmüyor. Bundan dolayı da radyocular ciddi sıkıntı içerisindedir. Radyoculuk dediğimiz şeyi aslında geleneksel medyanın belki şu anda dijital medya karşısında en fazla olumsuz yönde etkilenen bir yayıncılık alanı olarak görebiliriz. Şu anda her ne kadar dijital medyanın ilerlemesi ile birazcık etkisini yitirmiş olsa da radyo yayıncılığı devam ediyor. İnsanlar elinden geldiklerince devam ettirmeye çalışıyorlar fakat bu süre içerisinde ciddi sıkıntılar da var. Bu ara ara gündeme geliyor ama bunlarla ilgili maalesef çok da ciddi adımlar atılmıyor. Adım atılmadığı için şu anda birçok radyo maalesef kapısına kilit vurmak zorunda kalıyor ve kimse de onların sesini duymuyor." dedi.
"Birçok yayıncı kuruluşumuz enerji bedelinden dolayı ciddi sorunlar yaşıyor"
Radyocuların yaşadıkları sıkıntıları anlatan Gülebak, "Telif hakları yani telif bedeli dediğimiz sorunlar var. Çaldığınız müziklerden dolayı maalesef çok sayıda telif bedeli isteyen meslek birlikleri var ve bu meslek birliklerinin her biri beraber hareket ediyorlar. Bir araya gelmişler ve maalesef radyo yayını yapan insanlardan telif bedelini istiyorlar. Telif bedeli ödeyemeyen radyoları mahkemeye veriyorlar. Yıllarca süre mahkemelerden dolayı birçok radyocu kardeşlerimiz maalesef mağdurdur. Bu telif bedeli ile ilgili adım atılmas, çözüm bulunması gerekiyor. Yüksek enerji bedelleri var. Malumunuz bütün dünyada giderek enerjinin fiyatlarının yükseldiğini görebiliyoruz. Bu anlamda radyo yayıncılığı yapan kardeşlerimizin de hem bilgisayarları olsun hem vericileri olsun kullandıkları tüm cihazların hepsi 7/24 enerjiyle çalışıyor. Maalesef bunlarla ilgili de ciddi anlamda bir enerji bedeli geliyor ve şu anda birçok yayıncı kuruluşumuz bu enerji bedelinden dolayı ciddi sorunlar yaşıyor. Bu anlamda bunun da çözülmesi gerekiyor. Diğer bir sıkıntı ise kamu spotları sorunu var. Kamu spotları bütün diğer basına da radyoculara da atılıyor ama maalesef onla ilgili herhangi bir ödeme yapılmıyor. Bir ödeme yapılmadığı için de maalesef şu anda radyocular yayınlıyorlar ama bunun karşılığında herhangi bir gelir elde edemiyorlar. Halbuki normal şartlarda devletin bunu karşılanması gerekiyor." diye konuştu.
"Maalesef belediyeler radyolara herhangi bir anlamda bütçe ayırmıyor"
Radyoculuğun hiçbir şekilde desteklenmediğini vurgulayan Gülebak, "Gazetelere, internet sitelerine ve televizyonlara Basın İlan Kurumu tarafından bir bedel ödeniyor. Onlara bir reklam bütçesi ayrılıyor, resmi ilan hakkı var onlara veriliyor ama maalesef radyolar bunun içerisinde yok. Bu yine radyoların yaşadığı sıkıntılardan birisi olarak önümüzde duruyor. Diğer sorun ise kamu şirketlerinin bankalarının reklam bütçelerinden yerel, bölgesel radyolara pay ayrılmaması da maalesef radyocuların sıkıntıları olarak önümüzde duruyor. Diğer bir şey de belki en önemlisi belediye bütçelerinde bulundukları il ve ilçelerdeki yerel ve bölgesel radyolara maalesef pay ayrılmıyor. Hatta biz radyocular olarak yerel belediyelere başvurduğumuzda bize 'radyo Basın Kanunu'nda yer almıyor ondan dolayı da biz radyoya herhangi bir ödenek, bütçe ayıramıyoruz, reklam veremiyoruz' diye cevap veriyorlar. Elbette bununla birlikte şahsi olarak bazı adımları atan bazı belediyelerimiz var. Özellikle Gaziantep Belediyesi bu anlamda radyocu, yayıncı kuruluşlara yardımcı olmuş, onlar için bazı adımlar atmış ama genel anlamda maalesef belediyeler radyolara herhangi bir anlamda bütçe ayırmıyor." şeklinde konuştu.
"İslami çizgide yayın yapan bir radyoyuz"
Abdullah Zengin
Radyo Urfa'nın İslami çizgide yayın yaptığını belirterek yayın politikalarından bahseden Genel Yayın Yönetmeni Abdullah Zengin, "Radyo ya da TV benzeri teknolojik imkanlar günümüz dünyasında istifade edilen argümanlardır. İçini ne kadar doldurursan o kadar istifade etmiş olursun. İçerisini güzel doldurduğunda istifade etmek imkânı daha fazla olur. Eskiden radyo daha fazla dinlenirdi. Özellikle 2000'li yıllardan önce radyonun insanlarda ya da sosyal hayatta yer tuttuğu alan daha fazlaydı. Günümüz dünyasında teknolojinin gelişmesiyle ya da dijital dünyanın gelişmesiyle biraz daha radyonun önemi düşmüşse de ya da kullanım alanı düşmüşse de yine de insanlarımız, halkımız radyoyu dinliyor. Özellikle en çok dinlenen alan arabalardır. İş yerine giden insanlar radyolarını açarak gidiyorlar. Dolayısıyla arabada radyo daha fazla önem arz ediyor, daha fazla yer tutuyor. Bu açıdan bakıldığında kendilerine hitap eden kendilerine hoş gelen şeyleri dinliyorlar. Bu açıdan kim ne şekilde halka hitap ederse daha fazla dinlenir. Bizim yayın politikamız var. İslami çizgide yayın yapan bir radyoyuz. Bu açıdan Kur'an ve Sünnet çerçevesinde Allah Resul’ünün hayatı, hadisleri Kur’an-ı Kerim ağırlıklı sohbetlerimiz, programlarımız var. Bu açıdan bir kişinin günlük olarak yapabileceği ya da dinlemek istediği ne varsa Elhamdülillah radyomuz da bunu vermeye çalışıyoruz. Duygulara hitap eden, kalbe hitap eden ne varsa bunun yerini tutacak şekilde kişi hiçbir şey okumasa bile radyomuzu dinlerse Allah‘ın izniyle çok güzel istifade edeceği programlar, müzikler var. Müzik duygusal olarak ya da insanların rahatlamak için dinlediği şeylerdir. Bizim müziklerimiz kalbe hitap ediyor, duygulara hitap ediyor. Zevk alma dışında gerçekten müziklerimiz de ilahilerimiz de ezgilerimiz de kişiyi Allah’a yaklaştıran, kişiye Allah’ı hatırlatan müziklerdir." ifadelerini kullandı.
"Aksa Tufanı'nı gündemde tutmak adına yayın yapıyoruz"
Gazze ve Aksa Tufanı'na dair destek programları düzenlediklerini aktaran Zengin, "7 Ekim Aksa Tufan’ı başladığından beri 9 kardeş radyo olarak her gün 2 saat boyunca Gazze'yi, Aksa Tufanı'nı işliyoruz. Hem Aksa Tufanı'nı gündemde tutmak hem de kardeşlerimizin sesi olmak adına bunu yapıyoruz. Elhamdülillah bu konuda şimdiye kadar bunu yaptık, yapmaya da devam edeceğiz. Kardeşlerimizin sesi olmaya devam edeceğiz, onların duygularını, isteklerini dillendirmeye devam edeceğiz çünkü biz onları dillendirirsek halkımız onlardan haberdar olmuş olur. Onların durumunu öğrenmiş olur. Halk haberdar olursa en azından boykot konusunda dua konusunda üzerine düşeni yapmış olur. Bu konuda duyarlılık artmış olur ama biz bu konuda gevşek davranırsak Allah muhafaza onlar da unutmuş olurlar. Bu açıdan Gazze ile ilgili ne yapılması gerekiyorsa hem müzik olarak hem sohbet olarak hem materyal olarak inşallah veriyoruz vermeye devam edeceğiz." dedi. (İLKHA)
